Göle İlçemizin Tarihi

Tarihi :
Göle, Küçük Ardahan Sancağı adıyla 1551’de Erzurum’a 1579’da Kars eyaletine bağlanmıştır.1830’da merkezi Dedeşen köyü olarak Çıldır sancağına,1866’da nahiye olarak Ardahan kazasına bağlanmıştır.1878’de Rus işgalinden sonra kaza merkezi Merdinik köyü (şimdiki ilçe merkezi)olmuştur 30 Eylül 1920’de Rus işgalinden kurtulan Göle ilçe merkezinde Belediye teşkilatı 1926’da kurulmuştur.Son olarak ilçemiz 27.05.1992 tarihinde 3806 sayılı kanun ile Ardahan iline bağlanmıştır.
Göle Genel Görünüşü
Coğrafi Yapısı:İlçemizin toplam yüzölçümü 1420 Km2’dir. Arazinin %81'i orman örtüsü ile diğer kısımları ise çayır ve mera ile kaplıdır. Kışları uzun, çok sert ve soğuk, yazları ise ılık ve yağışlı geçen karasal iklimine sahiptir.Güneyinde Allahuekber dağları, kuzeyinde Ardahan, doğusunda Kars, batısında ise Erzurum ili ile komşudur.

Kaynak:T.C. Ardahan Valiliği Yayınları/Serhat Şehri ARDAHAN/ Haziran2002 


Nüfusu :

2000 yılı nüfus sayımına göre merkezde 10611, köylerde 28693 kişi olmak üzere toplam nüfusu 39304’tür. İlçemizde 53 köy vardır.Belediyesi olan sadece Köprülü beldesidir.Bunun dışında nüfusu kalabalık olan köyler; Senemoğlu (1338), Samandöken (1171)’dir. 


İdari Yapısı :

Göle ilçesi bir ilçe belediyesi, dört mahalle, bir adet belde belediyesi ve 53 köyden ibarettir. Oba ve benzeri yerleşim birimleri yoktur. 


Eğitim :
 

Göle ilçesi Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde bir genel lise, bir Kız Meslek Lisesi birde Çok Programlı Lise olmak üzere üç ortaöğretim kurumu, 4’ü merkezde 53’ü köylerde olmak üzere 57 ilköğretim kurumu bulunmaktadır. Bu ilköğretim okullarından Çayırbaşı, Senemoğlu, Ağılyolu, Koyunlu, Kuytuca, Kayaaltı, Çardaklı, Samandöken, balçeşme, Köprülü olmak üzere 10 köyümüzde 8 yıllık kesintisiz eğitim verilebilmektedir.Diğer 43 köyümüzde ise 5 yıllık eğitim verilebilmektedir.2001-2002 eğitim ve öğretim yılında Ortaöğretim okullarında 627, ilköğretimde ise 7928 öğrenci eğitim görmektedir. 


Kültür :

Göle ilçe Halk Eğitim Müdürlüğü bünyesinde her yıl makine-nakış, bilgisayar,halı, halk oyunları, kalorifer ateşçiliği, trikotaj ve giyim dallarında kurslar açılmaktadır.İlçe merkezinde bir halk kütüphanesi bulunmaktadır.Ayrıca çeşitli özel teşebbüslerin oluşturduğu İnternet Cafeleri vardır.Yine ilçe merkezinde Göle öğretmen evi hizmet vermektedir. 

2002’de yedincisi düzenlenmiş olan ve her yıl temmuz ayının ilk haftası düzenlenmesi planlanan Göle Ulusal Kaşar Festivali sosyal ve kültürel hayata ayrıca bir canlılık katmaktadır. 



Sağlık :
 

İlçemizde 30 yataklı Devlet hastanesi 42 personeli ile hizmet vermektedir.Göle merkez Sağlık Ocağında da 18 personeli ile hizmet vermektedir.Merkez Sağlık Ocağına bağlı olarak Ağılyolu köyü Sağlık Ocağında 1, Dedeşen Sağlık ocağında 3, Köprülü Belediyesi Sağlık Ocağında ise 4 personel olmak üzere toplam 10 personel ile hizmet vermektedir.11 Sağlık evi personel yetersizliğinden kapalı durumdadır. 


Turizm : 


İlçemiz turizm açısından önemli potansiyele sahip olup yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekecek görülmeye değer tarihi eserler bulunmaktır.Bunlar; Dedeşen köyünde türbe, cami, kümbet, Kalecik köyünde Kalecik köyü kalesi gibi tarihi eserlerin yanı sıra esrlerin bir kısmıda Kars müzesinde sergilenmektedir. 


Ekonomik Yapı :
 

İlçe ekonomisi hayvancılığa dayanmaktadır.Hayvan besiciliği ve mandıracılığı olmak üzere iki kısımda gerçekleştirilmektedir.Ayrıca arpa, buğday, yulaf, patates ekimi yapılmaktadır.Büyükbaş hayvancılığın yanı sıra tavuk, hindi, kaz, ördek gibi kümes hayvanları da yetiştirilmektedir.2002 yılı itibariyle bölgede 101.154 adet tavuk, kaz, gibi kanatlı hayvan, 67.320 sığır, 19.003 adet küçük baş, 237 adet manda vardır. 


GÖLE TARİHÇESİ
Göle İlçesi Yiğitkonağı (Türkeşen) boğazından geçmeden birleşen Kür Irmağının 5 kolundan 4 kolunun yayıldığı gehiş bir düzlükte yer alır. Bugünkü ilçenin kuzey tarafında bulunan düzlük göl halinde idi. Suların çekilmesi ile yerini düzlük ve çayırlar almıştır. bundan dolayı adına GÖLE denmiştir. (İsim konusunda bir başka kaynak şöyle der. Oğuzca da birikme anlamına gelen "Kol Kola Köle" adını vermişlerdir. 16.yy da Omanlılar bu ismi Göle olarak değiştirmişlerdir.)

Göle Ardahan Sancağının güney tarafında bulunup adına bir zamanlar Küçük Ardahan denilmiştir. 646 Fethinde Cizye'ye bağlanmıştır. 1239 yılında Cengizliler'e geçmiş, daha sonraları 1414 yılında Kars Akkoyunlular'ın işgalinde kalmış, 1457 de Uzun Hasan Oltu, Göle Ardahan üzerinden Tiflis'e akın ederken tabi kıldıkları atabekleri Gürcistan kralına karşı koyup , Gürcistan'a bağanmaktan kurtarmıştır. Atabek Mirza Çabuk 1514'de Tebriz'den Osmanlı ordusuna azık vererek Kars'tan Göle'ye yönelmiş olan Yavuz'un gazabından korunmuştur. Çabuk'un hedefleri Safavilere tabi olduklarından Osmanlılar Ardanuç ile birlikte Göle ve Ardahan Sancağı adı Göle'yi Erzurum'a bağlamışlardır. Su arada küçük Ardahan güney kuzey Hoçuvan Germücük adıyla dört nahiyeye ayırıyordu. Bu yüzden bugün bile Hoçuvan bucağına küçük Göle denmektedir.

1579 da yeniden Kars eyaletini bağlanan burada Han,Hamam,Camii, Çarşı bulunmadığını yazar. 1828 tarihinden sonra Rus işgaline uğramış, bu işgalden mal ve can kayıpları verilmiştir. Ardahan Çıldır Sancakları ile irtibatı kesmiş bu kezda Oltu eyaletine bağlanmıştır. Bu sırada Gümüşparmak (Dedeşen) Köyü merkez olarak seçilmiş idari işler buradan yürütülmüştür. Adı geçen bu köyümüzde devre ait tarihi kümbet, külliyat harabeleri mevcuttur. bu tarihi bina halen cami olarak kulnılmaktadır. Daha sonra Oltu eyaletinden alıhıp Ardahan'a nahiye olarak bağlanmıştır. Merdenik Köyü ve nahiyesi, adı geçen bilinen Göle onuncu ordu gelinceye kadar Rus işgalinde kalmıştır.

Onuncu ordu kısa bir zaman süre birliklerini geri çekince bu boşluktan yararlanan Rus Birlikleri özellikle Ermeniler 1915 yılının ocak ayında Göle'yi köyleri ile birlikte işgal etmişler. Ermeniler bugünkü adı Sürgüden (Hive) köyünü kılıçtan geçirmişler Esenboğaz(Kelpikör) köyünün tüm halkını samanlığa doldurarak yakmışlardır. Abdulah Bey komutasındaki bir grup askerle Ermenilerin Göle'ye girmesini engellemiş, ordumuz gelinceye kadar Dölek çayırlı Bedirhan Bey, Arpaşenli Şükrü Bey, Gülizar oğlu Abdurrahman Bey ve diğerleri ile birlikte Göle'yi savunmuştur. Ordumuzun gelmesi ile birlikte Göle ordumuza teslim edilmiştir. 1918 yılında kısa bir süre için ilçe elimize geçtiyse de 30 Ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Anlaşması ile kendi kaderine terk edildi. Bu tarihten kurtuluşa kadar sürekli Gürcülerin saldırısına uğrayan ilçe 30 Eylül 1920'de Oltu üzerinden gelen ordularımız tarafından mahali kuvvetlerin desteği ile kesin olarak kurtarıldı.

30 Eylül tarihi her yıl Göle'de kurtuluş bayramı olarak çeşitli etkinlikler ile kutlanır.

Göle'nin kurtuluşunda emeği geçen büyük simalardan 8.Ayayın komutanı Servet Bey, Haşimoğlu Aslan Bey, Ağılyolu Köyünden Dursunoğlu Şükrü Bey, Haşimoğullarından Celal Bey, Hoçuvan'ın Tikoş Köyünden Gülizaroğlu Abdullah Bey, Dölek Çayırlı Köyünden ilçemizin tarihi şahsiyetleri Arif Bey, Bedirhan Bey, Yanatlı Köyünden Duzo Şakir Ağa ve ismini hatırlayamadığımız kahramanlara şükranlarımızı sunarız.


TURİZM:
Bilinen tarihi M.Ö. 680 yıllarına kadar uzanan ilçemiz sırası ile Urartu Krallığı, Kafkasyadan gelen Saka Türkleri, İran'dan gelen Arsaklılar tarafından işgal edilmiş daha sonra Bizanslılar hakimiyetine girmiştir. 1068 yılında Selçuklu hükümdarı Alparslan tarafından alınmış, 1768 yılında Osmanlılara bağlanmıştır. 1878'de Kars ile birlikte Rusya'ya savaş tazminatı olarak verilmiş, 30 Eylül 1920'ye kadar Ruslarla Türkler arasında el değiştirmiştir. Bu tarihten sonra kesin olarak Türkiye Cumhuriyeti toprakları içerisinde yer almış, Kars iline bağlı şirin bir ilçedir.

Çeşitli medeniyetlerin gelip geçtiği ilçemiz, köklü bir kültür yapısına sahiptir. İlçemizin kendisine has folklörü, örf,adet ve gelenekleri vardır.

Kültürel varlığının bir bölümünü oluşturan tarahi eserler çeşitli uygarlıkların egemenlikleri ve el değiştirmeleri sonucunda korunamamış ve bugüne kadar varlığını sürdürememiştir. bütün bu zorluklara karşı yaşanan dönemlere ait eserler bulmakta mümkündür. Bunlardan Selçuklu ve Osmanlı Döneminden başka kalma hamam, camii ve türbeler vardır.

Gümüşparmak (Dedeşen) : Köyde bulunan iki türbe Osmanlı mimarisinin en güzel örnekleridir.  


















Gün Orta Köylerinde:Dört Kilise, Üç Kilise ve Kızıl Kilise Bizans döneminden kalma önemli tarihi eserlerdir.
Kalecik Köyü: Gazenfer Kalesi kalıntıları
Çakırüzüm Köyü: Maden Suyu (Acısu)
Köprülü ve Sürügiden Köyü: Kaplıcalar
Ayrıca ormanlarımız ve burulardaki soğuk sular halkımızın ve ziyaretçilerimizin özellikle yaz aylarında tercih ettikleri yerlerdendir.

 


ARDAHAN'DAN KISA HABERLER
 
 
Tüm Hakları hoştülbentköy.tr.gg aittir.Copyright(©2008) Toplam 39946 ziyaretçi (73872 klik)
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol